Dirençli Eğitimci-Örgütçü ve Araştırmacı Hasan Nedim Şahhüseyinoğlu
Süleyman ÖZEROL
Hasan Nedim Şahhüseyinoğlu ile ilgili
olarak hazırladığım “Dirençli Eğitimci-Örgütçü ve Araştırmacı Hasan Nedim Şahhüseyinoğlu”
adlı kitaba önsöz olarak 21 Şubat 2008 tarihinde şunları yazmıştım.
2001 yılından buyana yaklaşık yılın
yarısını Ankara’da geçiriyorum. Malatya’daki çalışmalarımı daha çok burada
düzenliyorum. Bunu yaparken derleme ve araştırmalarımı, etkinliklerimi de
sürdürüyorum elbette. H. Nedim Şahhüseyinoğlu’nun Ankara’da yaşaması, onunla
ilgili birçok yazım olması ve Malatya Gönüllü Kültür Adamları dosyamı sürdürmem
gibi nedenlerden dolayı onunla ilgili bir kitapçık oluşturdum. Bu kitapçığın
önsözüne 9 Mayıs 2006 tarihinde şunları yazmıştım.
“1988
yılında Malatya’da Gazi İlkokulunda Alt Özel Sınıf Öğretmeni iken tanıştığımız
gazeteci Dinçer Ergenekonlu’ya ‘Yenilenen Köy Ballıkaya’ adı çalışmamın sözünü
edince, ‘Getir, H. Nedim Şahhüseyinoğlu ağabeyimiz hele bir incelesin’ dedi.
Hamle gazetesinde H. Nedim Şahhüseyinoğlu ile görüştüğümde, çalışmamı Görüş
Gazetesinden Celal Yalvaç’a incelemek üzere verdiğini söyledi. Birlikte Kazancı
İş Hanına, Celal Yalvaç’ın bürosuna gittik. Orada, bugün birçoğu aramızda
olmayan birçok kişi vardı. Tanıştık ve çalışmamı incelemekte olduğunu söyledi.
Kendisi, fotoğraf makinesi onarımı ile uğraşıyordu.
Derken
okullar tatile girdi ve Ağustos ortalarında Görüş’ün birinci sayfasında,‘Yenilenen
Köy Ballıkaya, Öğretmen Süleyman Özerol’un titizlikle
hazırlanmış olduğu bir çevre incelemesi’, ‘Tez özelliği taşıyan bir inceleme
gibi’ ön tanıtımlar başladı. Birkaç gün süren bu ön tanıtımların ardından 37
gün tam sütun olarak yayınlandı. 1989’da, ‘Yenilenen Köy Ballıkaya ve
Ballıkaya’dan Derlemeler Üzerine’ başlığı altında 19 gün
yayınlanan çalışmam ise, önceki çalışmayı tamamlar nitelikteydi. İkisini
birleştirerek tek dosya haline getirdim. Bu çalışmam hazırlanmasında emeği
geçen babam Hasan Özerol, ABD İndiana Üniversitesinden Prof. Dr. İlhan Başgöz,
yayınlanmasında katkı sunan H. Nedim Şahhüseyinoğlu ve Celal Yalvaç bana
önderlik ettiler. Şahhüseyinoğlu’yla daha önce tanışmamıza karşın, köyüm
Ballıkaya ile ilgili çalışmam sayesinde daha yakından tanıdım ve yirmi yılı
aşan dostluğumuz halen sürüyor.
Bu
arada Malatya’da Eğit-Der şubesinin kurulması olayına da kısaca değinmem
gerekiyor.
Barış
İşhanının girişinin sağında ABC kitabevi vardı, buraya sıkça uğrardım. 1991
yılında Şahhüseyinoğlu’nun ilk kitabı Balıyan Aşireti adlı kitabı burada satın
almıştım. burada kendisi iel zaman zaman görüşüyorduk ve Eğit-Der kurulduğunda
da emekli eğitimcilerimizin yanında olduk. Biz de yarın emekli olacaktık ve
aynı sorunları yaşayacaktık. Özellikle Mahmut Kadem bulunurdu şubede.
‘Malatya’da Gönüllü Kültür Adamları’ çalışmam
kapsamında Ankara’da sürekli görüşmemiz ve çok sayıda kitap çalışması olması
nedeniyle H. Nedim Şahhüseyinoğlu’nun dosyasını bir kitapçık olarak düzenledim
ve bunun kendisi hakkında yapılacak çalışmalarda bir temel olacağını umuyorum.
Kitapçıktan
bir örnek çıkararak bir görüşmemizde kendisine sundum. Başka bir görüşmemizde,
kitapçığı zenginleştirmemi ve kendisi hakkında bir kitap hazırlamamı istedi.
Yeni kaynaklarla kitapçığı zenginleştirdik ve elinizdeki kitap ortaya çıktı.”
Şahhüseyinoğlu,
Sayın Emel Sungur’a; “Dik durdum, teslim olmadım. Emel Bacı, ben öldüğümde sen
bulun. Ayaklarım üstünde dik gömün. Bilinmeyen dünyanın bilinmeyen güçlere
karşı dik duracağım” vasiyetinde bulunur. Talip Apaydın ise, “Onun, ‘Ölürsem,
beni dik gömün’ sözü öbür dünyada bile eğilmeyeceğini dile getirir” der. “Beni
Dik Gömün” sözünü
çalışmamıza ad olarak birlikte düşündüysek de; daha sonraki bir görüşmemizde
kitabın adının, “Dirençli Eğitimci-Örgütçü ve Araştırmacı
Hasan Nedim Şahhüseyinoğlu” olmasını uygun gördüğünü belirtti
ve öyle yaptık.
Şahhüseyinoğlu,
on yedi yapıtıyla okurlarıyla buluşmuş, onlarca dergiye-gazeteye yazılar
yazmış, birçok etkinliklere katılmış, özellikle ülkemizin eğitim ve kültür
dünyasında unutulmayacak yerini almıştır. Bu bağlamda eğitimciliğinin yanında
örgütçülüğü ile de kendisini kanıtlamıştır. Seksen yılık yaşamının birçok
diliminde çeşitli olaylarla-zorluklarla karşılaşan değerli öğretmenimin
yaşamını-uğraşını, kendisi ve yapıtlarıyla ilgili değerlendirmeleri
okuduğunuzda, hakkında yazanlar ve yazılanlarla birlikte ülkemiz ve dünyamız
ile ilgili birçok konuda görüş ve düşüncelere tanık olacaksınız. “Cumhuriyetin
kazanımları uğruna mücadele verirken Cumhuriyetin kurumlarının hışmına
uğramışım” diyen Şahhüseyinoğlu’nu daha iyi
tanıyacaksınız.
Hasan
Nedim Şahhüseyinoğlu seksen yaşında olmasına karşın boş durmadı, "Özürlü
Demokrasi” ve “Pir Sultan
Abdal’ın Yurdu Banaz Köyü” (Emel Sungur ile ortak) kitaplarını
da yayınladı.
Demokrasi,
sözcük anlamıyla halkın kendi kendisini yönetmesi olarak tanımlanır. Halk kendi
kendisini nasıl yönetecektir? Temsilcileriyle… Bu yönetim sırasında işler
gereği gibi yürütülmediğinde demokrasi “sözde” kalacaktır
elbette. İşte asıl sorun da burada… Uygulanırsa, “demokrasi”, uygulanmazsa
“sözde demokrasi” var demektir. Şimdiye dek 17 kitap yayınlamış
olan H. Nedim Şahhüseyinoğlu 18. kitabında demokrasiden “özürlü” diye
söz ediyor ve Berfin Yayınları arasında çıkan kitabının adını da “Özürlü
Demokrasi” koymuş.
“Pir
Sultan Abdal’ın Yurdu Banaz Köyü” H. Nedim Şahhüseyinoğlu 19.
kitabını Emel Sungur ile birlikte yayınladı. Banaz köyü ile ilgili olan kitap,
Pir Sultan Abdal 2 Temmuz Kültür ve Eğitim Vakfı’nın ikinci kitabı olarak Ocak
2012′de Ankara’da yayınlandı.
Seksen
beş yaşına ulaşan Şahhüseyinoğlu bugüne dek eğitimci, örgütçü ve araştırmacı,
dirençli bir yapıya sahip olmasının verdiği güç ile özellikle halk kültürü
alanında ve yakın tarihimiz ile ilgili konularda kaynaklık oluşturan 19 yapıt
yayınladı. Hemen hepsi birer başvuru kitabı olan bu yapıtlardan yararlananlar
onu unutmayacaklar…
(Berfin Bahar Dergisi, Sayı: 193, Mart 2014, s. 66)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder