ŞAHHÜSEYİNOĞLU KİTAPLARI: 7
Pir Sultan Abdal Derneğinin
DEMOKRASİ, LAİKLİK VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ
Pir Sultan Abdal Derneğinin
DEMOKRASİ, LAİKLİK VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ
Kitabın Arka
Kapağındaki Yazı
Anadolu Alevi toplumunun sorunlarıyla ilgili
emekçilerin sorunları (demokrasi, laiklik, özgürlük, ekonomik bağımsızlık, iş
güvencesi, eğitim, sağlık, barış vb.) iç içe ve ortaktır. Ancak Alevi
toplumunun kimliğinden kaynaklanan sorunları bulunmaktadır. Diğer emekçilerden
ayrışmadan kimlikleriyle özgürce yaşamak istemektedirler.
Binlerce yıldan beri, egemen güçler, kendi çıkarlarını
korumak için emekçilerin örgütlenmelerini ve sorunlarını sahiplenmelerini
engellemeye, çeşitli yöntemlerle onları karşı karşıya getirmeye çalışmışlardır.
Anadolu Selçuklu Devleti ve Osmanlı Devleti; Alevi toplumunu potansiyel suçlu
görmüş, 900 yıl baskı ve katliam uygulamışlardır. Cumhuriyet döneminde de
devlet erkini elinde tutan Medrese kafalı siyasi güçler de, Alevileri
potansiyel suçlu görmüşler. Kimi zaman toplu katliamlara yönelmiş; kimi zaman
oy tabanı görmüş; kimi zaman Alevileri "Türk-İslam" sentezi içinde
eritmeyi ve asimle etmeyi, devlet Aleviliğini kabullendirmeyi amaçlamışlardır.
Böylece Alevi toplumunu evrensel özünden ve emekçilerden koparmaya
çalışmışlardır. Bu yapıt, egemen güçlerin amacını, işbirlikçileri ve
takkiyecileri gün ışığına çıkarmayı amaçlamıştır...
Ödenek
Bildirisi
Kitabın arka kapağında bu düşüncelere yer verilmiştir.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin, devletten
para almaya çalışan Alevi örgütlerine tepkisi kitapta şöyle dile getirir:
“Alevi inançlı toplum, bin yıldan beri kendi
kültürlerini ve bu kültüre dayalı inançlarını sürdürmek için nice toplu
katliamlara uğradılar, baskılar gördüler. İzzettin Doğan ve benzeri kişilerin
bunu unutmalarının ve görmezlikten gelmelerinin mutlaka bir nedeni olsa
gerekir. Kardeşliği, barışı ve
çağdaşlaşmayı ilke edinen Alevi toplumu, ortaçağın şeriatçı ve ırkçı anlayışı
içinde asimile etmeye yardımcı olmak toplumsal ve inançsal bir ihanettir.
Alevi inançlı toplum, insanlar
arasında dinsel ayrışmayı körükleyen Diyanet’ten pay istemez. Tam tersine,
demokrat ve laik olan bir toplumda devletin hiç bir dini veya mezhebi
desteklememesi gerektiği inancını taşıyor. Ve Anadolu Alevileri diyor ki:
* Diyanet İşleri Başkanlığı
devlet birimi içinden çıkarılmalıdır. Devlet, hiç bir dine ve mezhebe ekonomik
ve politik destek vermemelidir.
* Çocuk ve insan haklarına
engel oluşturan zorunlu din dersleri kaldırılmalıdır.
* Biz Alevi toplumu olarak
gerçekten ülkenin birliğini, insanlar arasında kardeşliği ve barışı istiyorsak,
baskılara ve asimile etmeye yönelik tüm uygulamalara karşı çıkmalıyız. Kurum ve
kurallarıyla tam işlerlik kazanacak bir demokrasi için uğraş vermeliyiz.
* Pir Sultan Abdal Kültür Dernekler olarak,
İzzettin Doğan’ın Diyanet’ten pay istemesini, böylece Alevi inançlı toplumu
şeriatçı ve ırkçı partiler içinde asimile etme önerisini nefretle kınıyoruz.
İzzettin Doğan’ın Alevilik,
demokrasi ve laiklik diye bir sorununun olmadığı, onun alevi inançlı toplumu
devlet desteğiyle kendi egemenliğine almak ve çıkarlarına basamak yapmak
istediği herkesçe bilinmelidir.
* Tüm inanan insanlar kendi
inançlarını özgürce yerine getirmelidir. Bunun gerçekleşmesi de ancak kurum ve
kurallarıyla işlerlik kazanan demokrasilerde olur. Alevi inançlı toplum
düşüncesinin özünde bu yatar. Gerçek Aleviler, bu inançla barışı ve
çağdaşlaşmayı isterler. Ve bu alanda üzerlerine düşen görevi de demokrasi
güçleriyle birlikte yürütmeyi amaçlarlar.
Saygılarımla. 26
26
Demokrasi, Laiklik ve Demokrasi Mücadelesi, s. 100; Genel Sekreter Emel Sungur imzasıyla 28 Ekim 1995 tarihli basın bildirisidir.
S. ÖZEROL: Dirençli Eğitimci-Örgütçü ve Araştırmacı Hasan Nedim Şahhüseyinoğlu, Ürün Yay. Ankara 2009, s. 139
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder